AYIPLI MALDAN KAYNAKLANAN TAZMİNAT DAVALARI

 


1. AYIP KAVRAMI VE HUKUKİ DÜZENLEMELER

1.1. Ayıp Nedir?

Ayıp, teslim edilen malın, sözleşmede kararlaştırılan nitelikleri taşımaması ya da olağan kullanım amacına elverişli olmaması halidir. Ayıp; malın niteliği, işlevi, dayanıklılığı gibi unsurlar açısından ortaya çıkabilir.

Ayıp kavramı TBK m.219’da şu şekilde tanımlanmıştır:

“Satıcı, alıcıya satılanı, sözleşmeye uygun şekilde teslim etmekle yükümlüdür. Teslim edilen malın sözleşmede kararlaştırılan nitelikleri taşımaması, kullanım amacına elverişli olmaması veya benzeri durumlar, satıcının ayıptan sorumluluğunu doğurur.”

1.2. Hukuki Dayanaklar

Ayıplı mala ilişkin hükümler temel olarak şu kaynaklarda düzenlenmiştir:

  • Türk Borçlar Kanunu (TBK) m.219-231

  • Türk Ticaret Kanunu (TTK)

  • Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) m.8-12

  • Yargıtay içtihatları ve uygulamaları


2. AYIP TÜRLERİ

Ayıplar farklı şekillerde sınıflandırılabilir. En yaygın sınıflandırmalar şunlardır:

2.1. Açık Ayıp

Teslim sırasında basit bir inceleme ile kolayca fark edilebilen ayıplardır (örneğin çizik, kırık, renk solması). Alıcı bu ayıbı teslimde fark edebilir durumda olduğundan, hemen ihbar yükümlülüğü vardır.

2.2. Gizli Ayıp

Basit bir inceleme ile hemen fark edilemeyen, zaman içinde ortaya çıkan ayıplardır (örneğin, bir cihazın çalışmaması, motor arızası). Bu durumda ayıp ortaya çıkar çıkmaz satıcıya bildirilmelidir.

2.3. Ekonomik Ayıp

Malın sözleşmedeki ekonomik veya piyasa değerine zarar veren eksikliklerdir. Örneğin bir ürünün marka orijinal olmadığı halde orijinal olarak satılması ekonomik ayıptır.

2.4. Hukuki Ayıp

Malın üçüncü kişilere ait haklarla sınırlı olmasıdır (örneğin, satılan malın hacizli çıkması, mülkiyetin devrinin mümkün olmaması). Bu tür ayıplar TBK m.214-218 arasında düzenlenmiştir.


3. SATICININ AYIPTAN SORUMLULUĞU

3.1. Kusur Aranmaz

TBK m.219’a göre, satıcının ayıptan sorumluluğu kusura bağlı değildir. Yani malın ayıplı olması, satıcının kastı ya da ihmali olup olmadığına bakılmaksızın sorumluluğunu doğurur.

3.2. Ayıptan Sorumluluğun Şartları

Satıcının sorumlu tutulabilmesi için aşağıdaki şartların gerçekleşmesi gerekir:

  • Sözleşmenin kurulması

  • Malın teslimi

  • Teslimde malın ayıplı olması

  • Alıcının durumu satıcıya bildirmesi

  • Zamanaşımı süresi dolmadan harekete geçilmesi


4. AYIPLI MALDAN KAYNAKLANAN DAVALARDA ALICININ SEÇİMLİK HAKLARI

TBK m.227 uyarınca, alıcı aşağıdaki dört haktan birini seçebilir:

4.1. Satım Sözleşmesinden Dönme

Malın ayıplı olması halinde, alıcı sözleşmeden dönebilir. Bu durumda taraflar aldıklarını iade eder. Ayıp ağırsa bu hak özellikle tercih edilir.

4.2. Ayıp Oranında Bedel İndirimi

Alıcı malı elinde tutar ancak ayıp oranında satış bedelinden indirim talep eder.

4.3. Ayıpsız Misliyle Değişim

Alıcı, ayıplı mal yerine ayıpsız bir mal verilmesini talep edebilir. Özellikle seri üretim mallarda bu hak tercih edilir.

4.4. Ücretsiz Onarım

Alıcı, malın ücretsiz şekilde onarılmasını isteyebilir. Onarım mümkün değilse diğer seçimlik haklara geçilir.

Bu haklara ek olarak, alıcı zarar gördüyse ayrıca tazminat talebinde bulunabilir.


5. AYIPLI MALDAN DOĞAN TAZMİNAT DAVALARI

5.1. Tazminatın Hukuki Dayanağı

Tazminat, TBK m.227/2’ye dayanmaktadır:

“Alıcı, bu seçimlik haklarla birlikte, zararının giderilmesini de isteyebilir.”

Tazminat davaları, çoğunlukla seçimlik haklarla birlikte açılır. Ancak mal nedeniyle doğrudan bir zarar oluşmuşsa, tek başına tazminat davası da mümkündür.

5.2. Tazminatın Kapsamı

Tazminat, malın ayıplı olması nedeniyle alıcının uğradığı maddi ve manevi zararların karşılanmasıdır. Bu zararlar şunlar olabilir:

  • Onarım giderleri

  • Değer kaybı

  • Malın kullanılamaması nedeniyle uğranan kazanç kaybı

  • Sağlık sorunları nedeniyle doğan zararlardan ileri gelen tazminat

  • Ticari itibar zedelenmesi

5.3. Zamanaşımı Süresi

  • TBK’ya göre: 2 yıl (m.231)

  • TKHK’ya göre: 6 ay (m.11)

  • Eğer ayıp hileyle gizlenmişse: Süre 10 yıla kadar çıkabilir (TBK m.231/2)

Zamanaşımı süresi teslimden itibaren başlar.


6. TÜKETİCİ HUKUKU KAPSAMINDA AYIPLI MALDAN KAYNAKLANAN TAZMİNAT

6502 sayılı TKHK, tüketiciyi korumaya yönelik özel hükümler içerir. Tüketici mahkemelerinde açılacak tazminat davalarında:

  • Yargılama masrafları daha düşüktür.

  • Hakem heyetlerine başvuru imkanı vardır.

  • Satıcının ayıbı ispat etme yükümlülüğü vardır.


7. AYIPLI MALDAN KAYNAKLANAN DAVALARDA İSPAT YÜKÜ VE DELİLLER

7.1. Kim İspatla Yükümlüdür?

  • TBK’da: Ayıbı alıcı ispat eder.

  • TKHK’da: Ayıp ilk 6 ay içinde ortaya çıkarsa, ayıbın malın tesliminden kaynaklanmadığını satıcı ispat eder.

7.2. Delil Türleri

  • Satış sözleşmesi

  • Fatura, fiş, garanti belgesi

  • Teknik bilirkişi raporu

  • Fotoğraf, video kaydı

  • Tanık beyanları


8. AYIPLI MALDAN KAYNAKLANAN UYUŞMAZLIKLARDA YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEMELER

  • Tüketici işlemlerinde: Tüketici Mahkemeleri

  • Ticari satışlarda: Asliye Ticaret Mahkemeleri

  • Tazminat miktarına göre: Tüketici Hakem Heyetleri (2025 yılı için değeri 149000 TL altı uyuşmazlıklarda)


SONUÇ

Ayıplı maldan kaynaklanan tazminat davaları, hem alıcının korunması hem de satıcının dürüst ticari davranış göstermesi açısından büyük önem taşır. Hukuki sistem, malın ayıplı çıkması halinde alıcıya hem sözleşmeden dönme hem de tazminat isteme hakkı tanıyarak denge kurmaktadır. Tazminatın kapsamı sadece malın değeriyle sınırlı olmayıp, kullanılamamaktan doğan zararlar ve hatta manevi zararları da kapsayabilir.

Özellikle tüketici hukukunda getirilen koruyucu düzenlemeler sayesinde alıcının hak arama yolları kolaylaştırılmış, ispat yükünün satıcıya yüklenmesi ile mağduriyetlerin önüne geçilmeye çalışılmıştır. Yargıtay kararları da uygulamayı yönlendirerek hem satıcı hem alıcı bakımından yerleşik ilkeler ortaya koymaktadır.